DEDEDEN TORUNA
Çiftçilik; Osmanlı döneminde Boy Beyliği göreviyle Kerkük’ten bugünkü Şanlıurfa’ya gelen büyük dedelerimden, Cumhuriyet döneminde dedeme, ardından anneme, teyzeme ve bugün bana kadar ulaşan bir aile geleneği...
Orman mühendisi olan dedem Mehmet Sadri Buluntu, bir taraftan mesleğini yaparken, 1940’lardan itibaren bir taraftan da, Urfa’nın köklü ailesi Buluntu’ların aile büyüklerinden yadigar çiftçiliğe devam etmiş. Bilime ve eğitime tutkuyla bağlı olan dedem, dönemin en ileri tarımsal teknolojilerinin yanı sıra, bölgedeki ilk
traktörü, biçerdövderi kullanarak, bu tutkusunu çiftçiliğine de taşımış.
Uzun yıllar, ülkenin buğday üretimine önemli katkılar sağlayan ve bölgedeki tarımsal gelişmeye öncülük eden dedemin 1995 yılında kaybıyla birlikte, o güne kadar sadece gazetecilik yapan annem Ayşe Şenel Girgin ve Ağır Ceza Hakimi olan teyzem Neşever Zileli de babalarından onlara kalan tarımsal üretimden vazgeçemediler. Meslekleriyle birlikte çiftçiliği de sürdürebilmek için çok çalıştılar, çok öğrendiler...
Şimdi bayrak bende... Ziraat mühendisliğindeki yüksek eğitimimin ardından uzun yıllar uluslararası gıda kurumlarında yöneticilik yaptım. 2009 yılından bu yana ise, profesyonel hayatıma çiftçi olarak devam ediyorum, gerçek bir üretimin içinde olmanın keyfini yaşıyorum. Aile çiftliğimizde toprağın hediye ettiklerini en lezzetli haliyle toplamaya, sunmaya uğraşıyorum.
Harran’ın verimli topraklarında 850 dönüme yayılan tarlalarımızda tahıl üretiminin yanı sıra, Hicaz, Devedişi ve Katırbaşı türlerindeki nar ağaçlarını bir araya getirerek özenle oluşturduğumuz bahçemizde nar yetiştiriyorum. “İyi Tarım Uygulamaları” ile üretilen narlarımızın bir kısmı meyve olarak sofralarla buluşuyor. Bir bölümü de yıllardır aile içi kullanımımız için nar ekşisine dönüşüyordu. 2015 hasadından beri ailemiz için ürettiğimiz nar ekşimizi, doğal ve gerçek lezzetin peşinde olan damaklarla da paylaşıyoruz...
K. Mehmet Girgin
Ziraat Yük. Mühendisi